-
1 havai\ fişek
фейерве́рк (м) -
2 fişek
озвонч. -ği1) патро́н; ги́льза; заря́дfişek bağı — патро́нная обо́йма
fişek kovanı — патро́нная ги́льза
fişek sürmek — подава́ть патро́н ( в патронник)
fişek yatağı — патро́нник
av fişeği — охо́тничий патро́н
manevra fişeği — холосто́й патро́н
2) раке́таfişek atmak — а) запусти́ть раке́ту; б) устро́ить фейерве́рк; в) перен. взбаламу́тить, взбудора́жить; посе́ять сму́ту
aydınlatma fişeği — освети́тельная раке́та
havai fişek — раке́та для фейерве́рка
işaret fişeği — сигна́льная раке́та
3) ша́шкаtahrip fişeği — подрывна́я ша́шка
••
См. также в других словарях:
havai fişek — is., ği 1) Gece yapılan törenlerde yakılarak havaya uçurulan, renkli ışıklar saçan fişek 2) ask. Geceleyin düşman bölgelerini aydınlatmak amacıyla kullanılan fişek … Çağatay Osmanlı Sözlük
havai — sf., Ar. hevāˀī 1) Hava ile ilgili, havada bulunan 2) is. Açık mavi renk 3) Bu renkte olan Havai gözlük camlarının arkasından insana tatlı tatlı bakan iri kara gözleri vardı. Y. K. Karaosmanoğlu 4) mec. Ciddi olmayan, ciddi işlerle uğraşmayan,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fişek — is., ği, Far. fişeng 1) Tüfek, tabanca vb. hafif ateşli silahlara, atılmak için sürülen ve içinde barut bulunan bir kovan ile bu kovanın ucuna yerleştirilmiş mermiden oluşan cephane Ben fişeklerin barutunu, tapasını koyayım, beybaba saçmasını...… … Çağatay Osmanlı Sözlük
maytap — is., bı, Far. māh + tāb Yandığında renkli ve parlak ışıklar saçan, şenlik gecelerinde yakılan havai fişek Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller maytap geçmek maytaba almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
